Yenilenen Felis’in İlk Şampiyonları

Bu yıl yenilenen ve büyüyen Felis ödülleri, 12 Kasım akşamı Çırağan Sarayı’nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Gecenin yıldızları, Yılın Medya Ajansı seçilen Mindshare, Medya Bölümü Büyük Ödülünü alan TBWA\ISTANBUL, Yılın Dijital Ajansı seçilen C-Section, Dijital Bölüm Büyük Ödülünü kazanan Kompüter ve Yılın Reklamvereni seçilen Unilever’di.

Bu yıl sekizincisi gerçekleşen ve kapsamlı bir reklam yarışmasına dönüşen Felis Ödülleri sahiplerini buldu. Medya, Yaratıcılık ve Dijital kategorilerinde, 2013 yılının reklam sektörüne yön veren kampanyalarının ödüllendirildiği geceye sektörün lider temsilcileri katıldı. MediaCat Felis Ödülleri töreni 12 Kasım’da Çırağan Palace Kempinski’de düzenlendi. Yeni kategoriler ile genişleyen, Medya, Yaratıcılık ve Dijital olmak üzere üç ana kategoride ödüllendirildiği yarışmanın kategori jüri başkanlıklarını Hayat Holding İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı, CocaCola İnteraktif Pazarlama Müdürü Yüce Zerey ve Alametifarika’dan Serdar Erener üstlendi. Kiğılı, Medya kategorisinin başkanlığını yaparken, Zerey Dijital, Erener ise Yaratıcılık kategorisinin başkanlığını üstlendi. 2012′de olduğu gibi bu sene de Simge Fıstıkoğlu’nun sunduğu MediaCat Felis 2013 ödülleri töreni, MediaCat Genel Yayın Yönetmeni Pelin Özkan’ın da konuşma yaptığı açılış konuşmasıyla başladı. Açılış kısmında Özkan, bu seneki yarışmaya 1000′in üzerinde projenin başvurduğunu, medya ve dijital bölümlerde toplam 269 projenin kısa listeye kaldığını kaydetti.

FELİS’İN YILDIZLARI

Bu yıl Felis’te Yılın Medya Ajansı seçilerek Büyük Ödülü alan ajans Mindshare oldu. Medya Bölümü Büyük Ödülü BMW Park Sensörü ile TBWA\ İSTANBUL alırken, Dijital bölümde ise Coca-Cola kampanyalarıyla C-Section ödülün sahibi oldu. Yılın Reklamvereni Büvük Ödülü ise Unilever’e gitti. Geceden en çok ödülle ayrılan ajanslar ise 9 birincilik, bir Büyük Ödülle TBWA\ İSTANBUL; 6 birincilik, bir Büyük Ödül ile C-Section; 5 birincilik, bir Büyük Ödül ile Mindshare; 4 birincilik, bir Büyük Ödül ile Kompüter oldu.

FELİS DÜNYADA BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ

Bu yıl ilk kez Felis kapsamına alman Yaratıcılık Bölümünde ise sektörün ezberini bozan bir yöntem izlendi. Felis’teki en önemli değişikliklerden biri değerlendirme süreciydi. Buna göre Felis’in ‘Yaratıcılık’ kategorisinde klasik reklam yarışmalarında uygulanan jüri değerlendirmesi yerine, ‘ölçülmüş etki’yi esas alan yeni bir değerlendirme yöntemine başvuruldu. Bu çerçevede Ipsos tarafından yıl boyunca üretilen Adwatch verileri ve özellikle Thinkneuro TBWA\ISTANBUL C-SECTİON MİNDSHARE KOMPÜTER OMD Y&R tarafından EEG yöntemiyle gerçekleştirilen nöro-testlerin skorları esas alındı. Bu aşamadan sonra yarışan tüm işler, Thinkneuro tarafından EEG tekniğiyle teste tabi tutuldu, böylece her bir reklam filminin nöroskorları belirlendi. Buna göre 6, 5 ve üzeri skor elde eden işler arasından en yüksek skor elde edenler kategorilerinde birinci oldular. Thinkneuro sadece reklam filmlerini değil, basın ve açık hava kategorilerinde yarışan işleri de analize tabi tuttu. Tek bir görüntünün EEG analizinin nasıl gerçekleştiğini sorduğumuz Thinkneuro Yönetici Ortağı Dr. Yener Girişken şunları söyledi: “Reklam filmlerinde müzik ve akan görüntüler ve 30 saniyelik bir süre var. Dolayısıyla oradaki ölçümleme algoritması ve yöntemi biraz daha farklı. Basılı ilanlarda ve açık havada sadece tek bir görüntü var ve bu görüntünün yarattığı etki zaman zaman o akan görüntülü, müzikli reklamın yarattığı etkiden daha fazla olabiliyor. Biz çok uzun bir süreden beri basın ilanları, açık hava ilanları ve ambalajlar özelinde testler yapıyorduk. Tüm bu örneklerde durağan uyarıcılar var. Felis’te bir uyarıcının 3-4 saniye boyunca tüketicide yarattığı bilinçdışı algıyı ölçme şansımız oldu. Sistem hem göz takibi yaparak kişilerin nereye baktıklarını hem de beyin dalgalarını ölçümleyerek reklamların tüketicilerde yarattığı etkiyi ortaya koydu. ”

Günümüzde her şeyde olduğu gibi iletişimde de farklılaşma önem kazandı. Doğru hedef kitleye doğru yerde ulaşabilecek yaratıcı medyanın kullanımı ise bu noktada öne çıkıyor. Her markanın kendi hedef kitlesini belirleyip, sunmak istediği en doğru mesajı seçerek sağladığı iletişim, ‘yaratıcı medya’ kullanımıyla başarıya kavuşuyor. Markalar, bu mecrayı kullanarak tüketicisiyle zaman zaman arasındaki duygusal bağı güçlendirebiliyor, zaman zaman sağladığı alternatif ve farklı yaklaşımla W0M yaratıyor ve en önemlisi var olan mesaj kargaşasından sıyrılarak bir adım öne çıkıyor. Kampanyasını, markasını, iletmek istediği mesajı bu yolla ulaştırıyor. Son dönemde sektörün yaratıcı performansının artarak devam ettiğine inanıyorum. Felis gibi yarışmaların sektöre dinamizm kazandırdığını düşünüyorum. Ajanslar da kurumlar da kendi yürüttükleri mevcut iş ve projelerinin yanı sıra trendlerin ne yönde olduğunu görüyor, farklılaşmanın önemini somut şekilde anlıyorlar. Bu tür yarışmalar markaların kendini bir adım öne taşıması, ajansların da yaratıcılıklarını zorlaması ve benzer işlerin ortaya çıkmasını engellemesi açısından da bir platform sağlıyor.

Ben biraz çıkıntılık yaptım bu yıl, sağ olsun Pelin Hanım da kabul etti bu fikri. Açıkçası ben de bilmiyorum. Herhalde bu akşamdan sonra göreceğiz insanlar nasıl tepki verecek, neler söyleyecek diye. Bana sorarsanız doğru bir şey yaptık. Açıkçası beni çok fazla şaşırtan bir şey olduğunu söyleyemeyeceğim. Halihazırda etkili olduğunu iyi kötü bildiğimiz ve takip ettiğimiz bazı şeyler Thinkneuro’nun EEG testlerinde de benzer performansı gösterdi. Bir şekilde kalp kazanan işlerin hangileri olduğunu bir kere daha tespit etmiş olduk. Buradan ders çıkarmak artık herkesin kendi becerisine kalmış. Bundan sonra yapılacak olan yarışmalarda buna benzer bir yöntem kullanılmasını bekliyor musunuz? Diğer ödül organizasyonlarını etkileyecek mi bu yöntem? Bunu Cannes’da bile yaptılar. Orada da Effectiveness ödülleri veriliyor birkaç senedir. Reklam dünyası ölçülmüş etkiye verilen ödül işini ne kadar ciddiye alacak bilmiyorum çünkü öbür türlüsü galiba herkesin daha çok hoşuna gidiyor. Bana sektör sübjektif değerlendirmelere karşı daha fazla heyecan duyuyor gibi geliyor. Buradaki yöntem her şey olup bittikten sonra yapılan bir test gibi geliyor olabilir bazılarına ama bana sorarsanız doğru yol bu. Zaten tam da bu yüzden böyle yapılmasını önerdim. Bana göre yalnızca bu değerlendirme olmalı, başka hiçbir şey olmamalı ama bu da pek fazla kişinin hoşuna gitmiyor tabii.

Dijital bölüme her sene daha fazla iş katılıyor, bunun da ötesinde her sene daha yaratıcı ve marka hedefleri açısından daha cesur, bu hedeflere daha iyi hizmet edecek işler geliyor. Gelen işlerin genel dağılımına baktığımızda özellikle prodüksiyon çalışmalarında video içeriğinin arttığını, sosyal medyaya çok ciddi bir ilgi olduğunu ve tüm bunlar devam ederken kreatif kampanya sitelerinin ya da kurumsal sitelere kreatif dokunuşların arttığını gözlemledik. Açıkçası ödüllerin beni en çok heyecanlandıran kısmı farklı kategorilerdeki nitelikli iş sayısının artması. Bence bu senenin farkı, özellikle detay kategorilerde, hem sosyal medya alanında hem video içeriklerinde hem de entegre kampanya iletişiminde merkezde dijitalin olmasıydı. Eskiden bütünleşik olmayan tektük işler görürken bu sene dijital işleri genel kampanyanın içerisinde daha entegre bir biçimde gördük.